limuzin dedikleri taksiler var. bunlar özel .phuket in içine yaklaşık 600-700 bhat a götürüyor. 1 dolar: 33baht gibi. ama taxi-meter ile 280-350 baht arasında tutuyor. ama sakın fazla vermeyin çünkü daha fazla almak için herşeyi yapıyorlar. yaklaşık 30 dakikalık yolculuk ardında phuket town geldik. ama yolda biraz hayal kırıklığı oldu. hiçbirşey umduğumuz gibi değildi. heryer pis dağınık ve düzensiz. turistler yok. hiç tatil yeri gibi görünmedi bize.sanki anadolu da bir köyden başka bir köye gidiyoruz, ve taksici inanılmaz hzılı kullanıyordu, camları açmışız aralık sıcağı yüzümüze vuruyordu:) ama biz yine de neşeliydik başka bir ülkedeyiz ve tamamen yabancıyız.
phuket town tam bir hayal kırıklığı oldu. çünkü adanın bu bölgesi tamamen yerliye dönük bir yer. insanlar nasıl yaşıyorlar bilmiyorum. sokaklarda yemekler yapılıyor. her yer kokuyor ve kardırımlar çok dar. aslında yok. ve elektrik kabloları yolun kenarında ve cızır bızır elektrik akım sesleri geliyor. kaldığımız yer de mansion denilen aylık kiraya verilen bir yer. taksici zor buldu orayı, bizim sanayi bölgesi gibi tamirhanelerin bulunduğu bir yer ama hiçbiride dükkanda çalışmıyor. herkes sokaklarda. bizim kaldığımız yer de mitsubishi araba galerisinin yanındaymış, taksiciye mitsubishi diyorum anlamıyor, alfabeleri de farklı bu arada. bu mension dedikleri yer aylık yaklaşık 170 dolar civarında .genelde çok temiz yerler değil. bizim bulduğumuz temizmiş ama biz yine de bir mağazadan yatak örtüsü yastık kılıfı falan aldık. çünkü yıkanmış ama çıkmamış bazı şeyler gördük yastıklarda ve çarşaflarda. ben yaşadığım şoku atlattıktan sonra ancak dışarı çıkabildik. çünkü o kadar büyük bir hayal kırıklığı yaşadım ki yulia beni durdurmasa biletleri hemen erkene alıp gitmek düşüncesine kapıldım. kafanda planlar yaptım arayayım şöyle söyleyeyim böyle söyleyeyim falan. o akşam arkadaşımız geldi ve bizi büyük bir süpermarkete götürdü yemek yemek için. burası bizim migros gibi biryer, içinde de üç beş kafe var mc donalds tarzı. ama tadı yine tayland usulü:)garip bir tat...
burda ilk defa egzotik meyveler falan filan gördüm...ama bizim derdimiz deniz görmek turist görmek. sokaklara ait çok fazla fotoğraf yok çünkü moral bozukluğundan hiçbirşey çekme isteği duymadık. ikimiz de. sadece güzel birşeyler arıyoruz. hatta buranın merkezi neresi diye dolaştık durduk. iki tane turist görünce sevincimizden onlara sarılacaktık. ama benim aklıma geldi. bu kadar popüler bir yerde turistler biryerde olmalı. ama nerde. elimizde harita sokakları dolaştık.
heryerde motor heryerde tai insanları..güzel bir restoran bile yok. enteresan birşeyler arıyoruz.buraya geldiğimize değecek birşeyler. bir şapka mağazası bulduk
yulia inanılmaz bir enerjiyle mutlu olacak şeyler buluyor devamlı ben de ise bir moral bozukluğu var. o arada iki turist gördük mutlu görünüyorlardı. sorduk onlara, nerde kalabiliriz ya da bu turistler nerde? BİZ BURDA NE YAPACAĞIZ????? onlar da botla dolaştıklarını ve orda yaşadıklarını tam olarak bilmediklerini söylediler. bize biryerler taif ettiler ama konuşmalarından tamamen yabancı oldukları belliydi ama anlatmak istedikleri birşey var dı ki : BURASI ASYA NE BEKLİYORSUNUZ??? bizim bunu içimize sindirmemiz biraz zaman aldı sadece. onlara iyi gezmeler dedik ve çaresiz dolaşmalarımıza devam ettik.
akşam kalmak için otel aradık .çünkü bizim otel çok pisti. sorduğumuz yerler çok kötü ve pahalı. 50-70 dolar fiyatlar veriyorlar gecelik. kötü yerler de 20-25 dolar. biz karar verdik, burda kalacağız ve yarın başımızın çaresine bakacağız. çok ama çok moralimiz bozuldu. dokunsalar ağlayacak gibiydik. ama karımın enerjisine hayran kaldım. herşeye rağmen inadına güzel şeyler bulmaya çalıştı ve haklıydı. birinci günümüz hiç bitmek bilmedi.
bir harita aldık . ben sahil bölümlerinin adanın batı kıyısında olduğunu gördüm. oraya gitmeliydik. tatil hazırlıklarını karım yaptığı için ben hiç bakmamıştım ama bir ara google-earth den bu adayı inceledim.plajlar falan çok güzel biryer görünüyordu. plajlar vardı insanlar vardı, cennetten bir köşe gibiydi. patong adındaki sahil şeridi en kalabalık yerleşim yerinin olduğu yer gibi görünüyordu. onunla beraber kata1 kata2 diye iki büyük yer daha vardı ama biz karar verdik yarın patong beach e gidiyoruz....akşam mesionumuza geldik ve moral bozukluğu içinde uyuduk.
kahvaltı için bir yer bulmak zor. burda french cake denilen yerler var. buralarda bizim poğaça benzeri hamurişleri bulabilirsiniz. çay bulmak da mümkün. çünkü genelde çay bulunmuyor ve çay istediğiniz de de sıcak mı soğuk mu diye soruyorlar. ve sıcak çayın yanında da bir küçük fincan süt geliyor. sanırım ingilizler sütlü çay içtikleri için böyle bir alışkanlık olmuş.
src="https://img.webme.com/pic/g/gotothailand/phuketbus.jpg"/>
etrafta sokaklarda resimler çektik birz.camları açık bir otobüs ..bu otobüsler phuket adası içinde bir bölgeden bir bölgeye gidiyorlar ama merkezleri phuket town da. yanii patong tan kata ya gitmek için önce phuket town a sonra da kata ya giden otobüse binmek zorundasınız. bu da hiç rahat değil. onun yerine bir motor kiralayın ve adanın heryanına gidin. ama biz yeni gelen acemiler olarak otobüs bekledik .bir de saat 6:30 dan sonra otobüs çalışmıyor.
![]()
tabi herkes motorla gidiyor ve yürüyen insanlara biraz şaşkınlıkla bakıyorlar. biz bayağı merak uyandırdık şehirde. turist görmemişlere enteresan bir köy manzarası olduk. sokaklarda kaldırım namıa birşey yok. çok ince kaldırımlar ve bazen yola inmak zorunda kalıyorsun. buraya aynı zamanda old town da diyorlar. turistler buraya eski tayland ev yapılarını görmek için geliyormuş ama ben herhangi bir arkeolojik bir şeye rastlamadım ya da modern avrupa yapılarını içinde büyüyenler için buraları oldukça enteresan olabilir:) sadece evler eski ve nemli. bir ara acaba bunlar tusunami sebebiyle mi olmuş diye fikir yürütmüştük ve bu fikirde ikimiz de mutabık kalarak birbirimize "tabii tabii" demiştik. ama denizden bu kadar uzak biryerde tusunami ne kadar etkili olabilir ki: gerçi ylia tusunami nin etkisini gözünde bir türlü canlandıramadı ama... 30-40 m. yükseklğinde ardarda gelen 5-10 dalgadan söz ediyoruz burda sonuç olarak.
sokaklarda yürürken böyle tapınaklarda gördük. bunlardan başka her evin yanında küçük bir tapınak var. ona yemek bırakıyorlar ve tabii akşama kadar kokuyor yemekler orda sonra onları tekrar değiştiriyorlar.
phuket town da çin tapınakları da var. çin ve tai tapınakları biraz farklı aynı inanca sahip olmalarına rağmen mimari yapsı biraz farklılık gösteriyor. neyse burda o konuya girmeyelim zaten bu yazı yeterince uzun olacak.
